Dünyanın emsalsiz ve bedava olan tek laboratuvarı : İNSAN VÜCUDU

Dünyanın en büyük, en hızlı, en güvenilir ve aynı zamanda ücretsiz olan tek laboratuvarı İnsan vücudu’dur.

Bu laboratuvar, öyle mükemmel bir laboratuvar ki, her saniye, hatta daha küçük zaman dilimlerinde bıkmadan, usanmadan, yorulmadan ölçüm yapmakta, tedbirler almaktadır.

Öyle olmasaydı, kanımızdaki binlerce molekülü gün boyunca olması gereken kritik sınırlar arasında nasıl tutulabilirdi ki ?

Hücreyi teferruatlı şekilde inceleyince, bu muazzam Laboratuvarın en küçük yapıtaşının, şimdiki bilgilerimize göre Hücre olduğu ve Hücre Kliniğinin , insan vücudunu ayakta tutan yegane yapıtaşı olduğu hayretle görülür.

Meslek hayatımda elde edindiğim tecrübeler, bilgilerin geçen zaman içinde fedakar bilim adamlarının üstün gayretleriyle her 3-5 yılda bir revize edildiğini, üstüne eklendiğini, hatta tamamen değişebildiğini göstermiştir.

Süratle geçen dekad’da Biyokimya, Tıp bilimleri içerisinde merkezi bir rol almakla birlikte, sınırları belirli olan bir disipline sahipti. Fakat günümüzde aşağıdaki şekilde de gösterildiği gibi yani bugün daha farklı bir davranış içerisindedir. Bu da Biyokimya biliminin ve Klinik Biyokimyacıların aslında toplumda ne kadar önemli olduğunu ve daha da önemli olabileceğini göstermektedir.

Artık her Tıp biliminin içerisinde daha geniş ve farklı bir yer tutan Biyokimya, Sadece kendisine ayrılan sınırlar içerisinde değil, sınırlar ötesi de konulara vakıf olmakta, daha farklı bir davranış ve karakter içerisine girmektedir.

Ülkemizde tıp bilimi içersinde ” TEMEL TIP BİLİMİ ” şeklinde adlandırılan Klinik Biyokimya bilimi, tüm gelişmiş tıp bilimine sahip ülkelerde bu kalıptan çıkalı ve klinik branş sayılalı 50 yılı geçkin bir süre olduğu halde, malesef ülkemizde bilime şekil veren kurumlarda, bu konuda hiç bir hareket ve çalışma gözlenememektedir.

Ülkemizde, tüm dünyadaki hastanelerde olduğu gibi biyokimya bilimi ve onu icra yeri olan laboratuvarlar, hastanelerin merkezinde ve beklenen teşhisin en büyük paydaşı olarak görevlerini sürdürmektedirler. Laboratuvardan üretilen sonuca göre, klinik teşhisi adlandırılabilen, hatta tedavi süreci bile planlanabilen, sürecin gidişatı, yine yapılan testlerin sonucuna göre anlaşılabilen bir yapıdan bahsedip, sonra da laboratuvar bilimini ” klinik dışında ” tutmak nasıl bir bilim anlayışıdır ?

Ülkemizde Tıp Biliminin en üst düzeydeki kurgulayıcısı ve yönlendiricisi konumundaki Yüksek Öğrenim Kurumu ( YÖK ) ve T.C. Sağlık Bakanlığımız ; Biyokimya Bilimini, çağın ihtiyaçlarını ve değerlerini göz önünde bulundurarak, hak ettiği KLİNİK BRANŞLAR arasına dahil etmelidir. Bunu yaparken de  dünyaya, gelişmiş ülkelerin nasıl bir yol izlediğine bakması yeterlidir diyeceğim ama, bunu derken bile hicap duyuyorum, çünkü 600’lü yıllardan 1700’lü yıllara kadar bilim ve tıbbın egemenliğini ezici bir şekilde elinde bulundurmuş müslüman ve Türk coğrafyasının bilim kurumları, çok daha iyisini yapmalıdır diye düşünmekteyim.

Tüm dünyada teşhis ve tedavinin en az % 80 payına sahip olup, hastane gelirlerinin en az üçte birine katkı yapan, laboratuvar biliminin uzmanları, 6-7 yıllık tıp fakültesi eğitiminin üzerine ilave olarak, en az 4-5 yıllık daha laboratuvar bilimi ile ilgili uzmanlık eğitimlerini de alarak laboratuvar uzman hekimi olmaktadırlar. Bu uzmanları biz, hastanelerde Klinik Biyokimya uzmanları, Klinik Mikrobiyoloji uzmanları diye adlandırıyoruz.

Elbette bu kadar önemli bir branşı yöneten uzman hekimler de o derece önemlidirler. Ama işleyişte bu önemi çoğu zaman göremiyoruz, sağlık ve üniversite politikalarımız da bu öneme göre hareket etmekten çok uzaktadırlar malesef.

Bu önem vermeyiş, gelecekte bu önemli branşlarda Klinik Biyokimya ve mikrobiyoloji uzmanları bulamamamıza neden olabilir. Hiç vakit kaybetmeden, BİYOKİMYA UZMANLARINA hak ettiği klinik payeyi vererek, Biyokimya bilimi klinik branşlar içine, biyokimya uzmanları da Klinik Biyokimyacılar olarak klinik dahili branşlar içerisine ivedilikle dahil edilmelidir. 

Biyokimya, Klinik DAHİLİ bir branştır ve uzmanlık dalı da KLİNİK BİYOKİMYA olarak isimlendirilmeli, Biyokimya bilimi için temel tıp açmazı tarihe gömülmelidir.

Yeni sistemde :

DAHİLİ TIP BİLİMLERİ içerisinde KLİNİK BİYOKİMYA ANABİLİM DALI da olmalı, Klinik Biyokimya Uzmanları en az bir dahiliye, pediatri veya kardiyoloji vs. dahili branş uzmanları gibi payelendirilmeli ve değerlendirilmelidir.

Uzm. Dr. Ali COŞKUN, Biyokimya ve Klinik Biyokimya Uzmanı, ORDU TABİP ODASI BAŞKANI