Bu Testleri Yaptırmadan Sakın Evlenmeyin !

  • Yaz ayları geldi, tüm Türkiyede olduğu gibi bölgemizde de evlilik için düğün telaşları artmaya başladı. Bu telaşa bir de evlilik öncesi testleri eklenince düğün telaşı iyiden iyiye artmaktadır. Bu kadar telaş arasında, sağlıklı nesiller oluşturmak adına ve toplum sağlığını korumak adına belki de en anlamlı telaşdır, evlilik öncesi testleri.             
  • Aslında bu testlerin yapılışı da öyle keyfi değil, yani dayanağı bir Kanun. Bu Kanunun adı : UMUMİ HIFZISIHHA KANUNU.  Bu Kanun 1930 yılında yürürlüğe girmiştir. Hıfzısıhha sözcüğü arapçadır ve SAĞLIĞIN KORUNMASI anlamına gelir. Umum’un genel, halka açık olduğu da hemen herkes tarafından bilinmektedir. Umumi Hıfzıhha Kanununun 122, 123 ve 124. Maddeleri bu konuyu açıklamaktadır. Aynen aktarıyorum :

Madde 122 – Evlenecek erkek ve kadınlar evlenmeden evvel tıbbi muayeneye tabidir. Bu muayenenin sureti icrası ve teferrüatı hakkında Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekaletince bir nizamname neşrolunur.

Madde 123 – Frengi, belsoğukluğu ve yumuşak şankr ve cüzzama ve bir marazı akliye müptela olanların evlenmesi memnudu( yasaktır). Bu hastalıklar usulü dairesinde tedavi edilip sirayet tehlikesi geçtiğine veya şifa bulduğuna dair tabip raporu ibraz olunmadıkça musapların nikahları aktolunmaz.

Madde 124 – İlerlemiş sari ( bulaşıcı ) vereme musap olanların nikahı altı ay tehir olunur. Bu müddet zarfında salah eseri görülmezse bu müddet altı ay daha temdit edilir. Bu müddet hitamında alakadar tabipler her iki tarafa bu hastalığın tehlikesini ve evlenmenin mazarratını bildirmeğe mecburdur.

O zamanki kullanılan dil ile neşrolunmuştur. Ama şunu anlıyoruz ki aile sağlığının tesis edilmesi , korunması ve gelecek nesillere güvenle aktarılması, o günlerde de çok önemli bir mesele olarak kabul edilmiştir. Aslında Kanun’un yayınlandığı yıllardaki yaşam şekli ve ekonomik güçsüzlük düşünülürse, Sağlığın korunması yine de en önemli kaygı olarak görülmüştür. Ne diyor bu Kanun? Hangi hastalıklar sağlığın korunmasına engel olur ?
Bu Kanuna göre;
Frengi ( Sifiliz ),
Belsoğukluğu ( Gonore ),
Yumuşak şankr ( Şankroid Hastalığı, Hemofilus Dukreyi )
Cüzzam ( Lepra ),

Tüberküloz(Verem), Nettedavi, Güncel ve Güvenilir Sağlık Siteniz ...

Bulaşıcı Verem ( Tüberküloz ),
Bir marazı akliye ( akıl rahatsızlığı ) müptela olanların evlenmesi memnudur(yasaktır ) denmektedir.

Görüldüğü üzere yukarıda belirtilen hastalıklar o zamanki toplumda ciddi sağlık sorunu olarak görülmüş ve evlilik öncesi önleminin alınması mutlak surette şart koşulmuştur. Dünyada ve Ülkemizde 1930’lu yıllardan sonra özellikle de penisillin ve diğer antibiyotiklerin  bulunuşu ile birlikte bu hastalıkların çoğu günümüzde artık bir sağlık sorunu olmaktan çıkmıştır, tedavileri kolaylıkla yapılabilmektedir.

Günümüzde ise  zührevi – bulaşıcı hastalıkların çeşidinin artması ile, ‘’yine aynı gerekçelerle yani Toplum Sağlığının korunması için’’, çağımızın en büyük sağlık problemleri olan  bu yeni eklenen  hastalıklara ait testler, evlilik öncesinde mutlaka yapılmalıdır.

En basit olarak günümüzde yapılması gereken asgari testler şunlardır :
Anti HIV ( AIDS ),
HBsAg ( B tipi hepatit ),

Haemoglobin – Part 2 – Haemoglobin Electrophoresis, (Hb ...

Anti HBs ( B tipi hepatite karşı koruyucu antikor var mı yok mu tesbiti),
Anti HCV ( C tipi hepatit ),
VDRL ( Sifiliz, Frengi ),

Alkaline gel electrophoresis showing Lane 1: normal sample with ...

Akciğer Grafisi çekimi ( Verem için ) ve Göğüs Hastalıkları ve Tbc Uzmanınca veya bu konuda uzmanlaşmış hekim tarafından muayene,

Miliyer Tüberküloz, Belirtileri ve Tedavisi - tuberkuloz.gen.tr

 Kan grubu tesbiti ( Kan uyuşmazlığı tesbiti için ).

    Kan uyuşmazlığı nedir? Kan uyuşmazlığı tedavisi ve bebeğe etkisi ...                       Rh Uyuşmazlığı

Mutlaka akıl Sağlığı Kontrolü.

 Talassemi ( Akdeniz Anemisi ) taşıyıcılığı tarama testi,

İhtiyaç duyulan diğer testler.

Yukarıda bahsedilen testlerin pozitif çıkması halinde yani evlenecek kişilerden birinin veya her ikisinin hasta olması halinde bu durum öncelikle bir farkındalık oluşturacaktır. Sonrasında kişilerin tedavilerinin yapılıp iyileştikten sonra sağlıklı bir şekilde evlenmelerine olanak sağlayacaktır.

Örneğin kendisinde B tipi hepatit olan bir kişinin,  mutlaka tedavi olması ve eşini de aşılatıp koruma altına aldırması gerekmektedir. Aksi takdirde eşlerden birinde hepatit B virusu varsa ve test yaptırılmazsa veya ehil ellerde yapılmayıp laboratuar uzmanı doktoru olmayan yerlerde yaptırılır ve yanlış olarak negatif sonuçlar elde edilirse ( kişi hasta olduğu halde ), hastalık kişinin karaciğerini harap edip, siroz oluşturup, ölüme neden olabilir. Bu zaman içersinde eşine de bu hastalığı habersizce bulaştırabilir, hatta bir iş’de çalışıyorsa çalışma arkadaşlarına da bu bulaşıcı hastalığı farkında olmadan aktarabilir. Böylece kendisi gibi, birçok insanı çevreyi  daha da genişleterek hasta edebilecektir. Oysa evlenecek çiftlerin basitçe evlilik öncesi test yaptırması tüm bu olumsuz gelişmeleri önleyebilmektedir. Eğer evlilik öncesi test sonuçları pozitif çıkmışsa, evlilik sakıncalı bulunmuyor, tedavi ve korunma yolları önerildikten ve mevcut tedavi yapıldıktan sonra, çevreye bulaştırma yolları da bertaraf edildikten sonra ‘’ki diğer testler için de bu durum geçerlidir’’, evliliğe izin verilmektedir.

Şimdi bunun  ne sakıncası var, veya doğru olan bu değil mi? Evleneceği kişinin bilinmeyen bulaştırıcı bir hastalığı olduğunu bilmeyen eş, evlendikten sonra bir sürü rahatsızlık ve hastalıkla tek başına boğuşursa daha mı başarılı olur ? Yoksa bu testleri evlilik öncesinde yaptırarak, uzman doktor öneri ve tavsiyeleriyle hastalıkları bertaraf etmek isteyen kişi mi daha başarılı olur ?

Çevreye yapılan bulaştırıcılığı düşündüğümüzde, Kanun ve Yasalara uyarak evlilik öncesinde yapılması gerekenleri yaptırmak sağlıklı nesiller için en doğru girişimdir.

Hepatit C de Anti HCV testi ile test edilerek kişilerde bu karaciğer rahatsızlığının olup olmadığı tesbit edilebilir. Çünkü tesbit edilemez ve gerekli önlemler alınamazsa ortaya ciddi sağlık problemleri çıkabilmektedir.
Ayrıca bir sorun da: HIV pozitif olması kişinin evlenmesine engel olur mu ?

 Yapılan testlerde HIV pozitif bulmak,  HIV virüsunu  taşımak demektir, fakat bu bilinen AIDS hastalığının tablosunun görülmesi demek değildir. Bu o kişinin sadece taşıyıcı olduğunu gösterir ve taşıyıcı kişiye hatta AIDS hastası kişiye, günümüzde modern tıbbın ışığında  oldukça gelişmiş olan tedavilerin düzenli uygulanması mümkündür ve bu kişilerin de herkes kadar sağlıklı ve kaliteli yaşam sürmesi olasıdır. Düşünceme göre yine de AIDS’de nihai kararı, o işin uzmanı olan hekimlerin bulunduğu Üniversitenin Tıp fakülteleri’nin ilgili kurulları vermelidir.

Frengi yani Sfiliz de VDRL testi ile tanısı konulabilen zührevi bulaşıcı bir hastalıktır. Maalesef tanı konulamaz ise, evlilik sonrası yine en büyük zararını doğacak bebeğe yapacaktır.

Enerji için karbondioksit tüketen bakteri türü geliştirildi

  • Akdeniz Anemisi artık sadece Akdenizde değil, heryerde !
  • Aslında sessiz bir tehlike de Akdeniz anemisi yani talasemi hastalığıdır, kalıtımsal bir kansızlık hastalığıdır, bu hastaların kanındaki alyuvar hücrelerinde HEMOGLOBİN maddesinin yapımı eksikdir, kusurludur. O nedenle bu kişiler sabahtan akşama kadar demir ilaçları da içseler, kansızlıklarını önleyemezler, çünkü problem kusurlu olan HEMOGLOBİN’in, vücut için gerekli OKSİJENİ yeterince bağlayamamasıdır. Bu durum sonucu, hem kişilerin yüzleri deforme olabilir hem de oksijen yetersizliğine bağlı olarak organ fonksiyon yetersizlikleri meydana gelir.

Dünyada ilk kez Türkiye'de yapıldı! Corona virüsü... - Sayfa 1 ...

Bu hastaların taşıyıcı olanları bu durumu bilmeden başka bir taşıyıcı ile evlenirlerse doğacak çocukları % 50 olasılıkla hastalıklı doğacaktır. Ağır formlarında ise ( major )  kalp yetmezliği nedeniyle ölüm görülebilir. Dolayısıyla bu hastalığın taşıyıcılarını, evlilik öncesi varsa ortaya çıkarabilmek çok önemlidir. Tanı Hemoglobin Elektroforezi testi ile Yaklaşık 1 saatte konmaktadır.

Kansızlık teşhisi almış ama nedeni izah edilememiş olan her kişi, mutlaka hemoglobin elektroforez testini yaptırtarak kendisinde Akdeniz Anemisi taşıyıcılığı olup olmadığını, sadece kendisi için değil, ileride doğacak çocuklarının sağlığı için de öğrenmelidir. Aslında bu test sıkça Akdeniz kuşağında görülmekle beraber, ülkemizde yapılan evliliklerin sadece bölge içinde kalmaması, daha evrensel olması nedeniyle günümüzde bu hastalığı taşıyan genler de her bölgede taşıyıcı veya hasta olarak karşımıza çıkabilmektedir. O nedenle şu anda sadece ülkemizin belli bir coğrafi kuşağında değil her bölgesinde görülebilen Evlilik öncesi Hemoglobin elektroforezi testi, en önemli testlerin başında gelmektedir. Evliliğin dışında bölgemizde de zaman zaman tesadüfen yapılan test sonucu talasemi taşıyıcıları tesbit edilmektedir. Yapılan Hemoglobin elektroforezinde bir başka taranması gereken test de Orak Hücreli Anemi’dir  ( Sickle Cell Anemia ) ve bu hastalık da kansızlık nedenidir ve organ harabiyeti yapmaktadır.

Xconomy: GlycoMimetics Sickle Cell Drug Flops as Others Creep Forward

Kan Grubunun da mutlaka evlenmeden önce öğrenilmesi gereklidir. Bu durumla ilgili Rh uygunsuzluğu durumunun saptanması halinde, evlilik sonrası ileride doğacak çocukların sağlıklı yaşam sürebilmeleri için, mutlaka ilk doğumda yapılması gerekenler vardır. Bunun için de öncelikle kan grubunun test edilmesi gerekir. Rh uygunsuzluğu demek : Kan grubu Rh negatif olan bir annenin, Rh pozitif bir babayla evlenmesi sonucunda Rh UYUŞMAZLIĞI olabilir demektir. Eğer bu anne ve babalardan doğacak çocuk da Rh pozitif ise Rh uygunsuzluğu vardır demektir. İşte bu nedenle evlenmeden önce kan grupları bilinmelidir. Eğer Rh uygunsuzluğu tesbit edilirse anneye gebeliğin 28. Haftasında ve doğumdan veya olabilecek bir düşükten sonra ilk 72 saat içersinde,  ANTİ – D Rh immünoglobülini enjeksiyonu yapılmalıdır. Böylece doğacak çocuk’dan sonraki kardeşlerin kötü akıbeti de önlenmiş olur. Eğer bu yapılmazsa doğacak kardeşlerin kanı parçalanır, beyin dokusu harap olur ve ölürler.

Aslında bu konu oldukça önemli ve sayfalar dolusu yazılacak kadar geniş. Ama konuyu kısaca özetlemiş oldum. Fakat son noktayı da şöyle mühürleyelim : Bu testleri yapacak laboratuvarın da donanımlı ve kaliteli sonuçlar üreten güvenilir bir laboratuvar olması gerektiğidir. Bilimin ışığında sağlığınızı koruyarak yürümenizi dilerim.

Uz. Dr. Ali COŞKUN,

Biyokimya ve Klinik Biyokimya Uzmanı, Genel Koordinatör,

Özel Ünye Çakırtepe Hastanesi